Bir Osmanlı modernleşmesi örneği olan Hariciye Nezareti, Reisü‘l-küttablıktan Hariciye Vekaleti’ne geçişte önemli bir aşamayı teşkil etti. 1836 yılında kurulan nezaret, seksen altı yıllık faaliyet sürecinde devlet idaresinin mühim bir unsuru oldu. Zaman içerisinde, geleneksel bir devlet kurumundan merkezde ve yurt dışında birimleri olan modern bir teşkilata dönüştü.
Hariciye Nezareti, Osmanlı Devleti’nin son döneminde pek çok olay ve problemle karşı karşıya kaldı. Belki de çağdaşı olan hiçbir büyük devletin dışişleri bakanlığı, bu kadar yoğun bir gündeme sahip olmadı. Hem harici hem de dahili alanda yüklendiği sorumluluk, günümüz dışişleri bakanlıklarından farklılıkları olan bir çalışma anlayışı içerisinde bulunmasını gerekli kıldı.
Uzun yıllar Osmanlı Devleti’nin dışa açılan kapısı hüviyetine sahip Hariciye Nezareti, Batılı anlayış ve hayat tarzının ülkeye girişinde önemli bir fonksiyon üstlendi. Devletin ve toplumun yeniliklerle karşılaşmasında genelde ön planda oldu. Buna ek olarak nezaret, diğer devlet dairelerine örnek olan ve onları kadro açısından besleyen bir mahiyete de sahipti. Bu bakımdan Osmanlı Devleti için Hariciye Nezareti, sadece bir dışişleri bakanlığı değildi. Son olarak yeni Türk devletinin dışişleri örgütü, başka bir isim ve mekân, değişiklik gösteren bir anlayış ve kadro yapısıyla da olsa Osmanlı Hariciyesinin üzerine bina edildi. Bir başka deyişle, yeni yapı eskinin temelleri üzerinde yükseldi.
Yayınevi
Yazar
Çevirmen
Kağıt Cinsi
Kitap Kağıdı
Baskı Sayısı
1. Baskı
Basım Yılı
2020
Sayfa Sayısı
515
Kapak Türü
Karton Kapak
-
ISBN
9786051559162
Ortalama Değerlendirme »