“Geçsin mi karsiya? Düssün mü düsmesin mi? Boslukta asili kaliyor öylece. Bakislari karsida, basmaya çalisacagi kaygan otlarla kapli kenarda. Kenara yakin büyükçe birkaç tas yükseliyor suyun içinden. Akinti orada iyice çalkalanip köpükleniyor (...) Buradaydi iste. Ne zamandir düsledigi ülkede. Kaçmak için en uygun yerde. Kendi içindeydi. Yasam buydu artik.
Zayif sari bir isigin aydinlattigi alacakaranlik alçak bir tente altinda. Duvarlar kipirdiyor, hafif hafif gelip gidiyor, kirisiyor, düzlesiyor.“
Içinde boguldugun kentten, insanlardan kaçip sarp bir dag zirvesinde yasami sorgulamak... Olan bitenin muhasebesini yapmak... Çekismeleri geride birakmak... Bazen kendi gözünden etrafindakilere bazen de onlarin gözünden kendine bakmak... Tepeden her seyi gören/bilen bir tanri gibi.
Kaan Arslanoglu, altinci romani Intihar’da, kistirilmis bir çagimiz insaninin geriye çekilip kendiyle yüzlesmesini anlatiyor. Camus’nün sordugu o can alici soruya: yasamin yasanmaya degip degmeyecegi sorusuna cevap arayan bir kahramanin kendine tutunma çabasi...
(Tanitim Yazisi’ndan)
Yayınevi
Yazar
Çevirmen
Kağıt Cinsi
2. Hamur
Baskı Sayısı
Basım Yılı
Sayfa Sayısı
242
Kapak Türü
Karton Kapak
-
ISBN
9789752731387
Ortalama Değerlendirme »