Abdülhamid Han, imparatorlugun yönetiminde birinci dereceden söz sahibi oldugu uzun hükümdarlik yillari boyunca gerek uyguladigi strateji ve yönetme biçimi, gerek aldigi kararlar itibariyle hep tartisildi. Tartismalar, bugün de hiçbir azalma olmaksizin sürüyor. Abdülhamid Han’i anlamamiz ve onunla ilgili tartismayi ülkemizin ve insanimizin yararina olarak sürdürmemiz sart. Ama hükümdar bile olsa bir insani anlayabilmek, simdiye kadar didik didik edilmis zamanin sartlari ve yasanan olgularin incelenmesinin yani sira kisiligine, hangi ortamlardan ve durumlardan geçerek nasil bir insan olduguna, yani psikolojisine de odaklanmayi zorunlu kiliyor. “Bir insan hakkinda elde edilebilen bilgilerin psikolojik bilgi araçlariyla yorumlanmasi ve o insanin kisiliginin nasil sekillendigi hakkinda yorumlar yapilmasi” olarak tanimlanan psikobiyografi, tarihsel psikolojinin bir dali. Tarihsel psikolojinin önemini bilenler, o olmadan yapilan tarih yaziminin gerçek bir tarih olmayacagi kanaatinde. Tarihte önemli roller üstlenmis insanlarin psikolojik gelisimlerini ele alan psikobiyografi ise tarihsel psikolojinin olmazsa olmazi.Iste simdi Abdülhamid Han’i anlamak, daha dogrusu anlamamizi daha da gelistirmek için gerçek bir firsat duruyor. Ve O’nu anladigimizda birçok seyi anlamis olacagiz… Prof. Dr. Erol Göka
Yayınevi
Yazar
Çevirmen
Kağıt Cinsi
Kitap Kağıdı
Baskı Sayısı
1. Baskı
Basım Yılı
2016
Sayfa Sayısı
270
Kapak Türü
Karton Kapak
-
ISBN
9786055147532
Ortalama Değerlendirme »
