Tarihten bu tarafa dünya hâkimiyetine giden yol Ortadoğu’ya hâkimiyetten, Ortadoğu’ya hakimiyet ise Suriye’ye hâkim olmaktan geçmektedir. Suriye, Ortadoğu hakimiyetinin anahtarıdır. Kim ki bu anahtara sahip olursa, ona, Ortadoğu hâkimiyetinin kapıları ardına kadar açılacaktır. Suriye’yi, tarihten günümüze değerli kılan unsurlar zamana göre birçok kez değişse de, değişmeyen tek şey, Suriye’nin sahip olduğu jeopolitik ve jeostratejik değeridir.
İki Dünya Savaşı ve bir Soğuk Savaş süresince çatışmanın ve hâkimiyetin merkezinde yer alan Ortadoğu ve özelde Suriye, bugün yine ikinci bin yılın şafağında ilk dünya düzeninin belirlenmesinde ve bu düzeni şekillendirmek isteyen güçlerin geleceğinde geçmişte olduğu gibi bugünde etkili olacak ve yine mücadelenin bizatihi yaşandığı alan olacaktır. Dolayısıyla Suriye meselesi bir ülkedeki diktatörün devrilmesi / iktidarın değişmesi, sıradan bir ülkenin iç savaşı, ya da bölgesel bir meseleden veya mezhep savaşından çok daha ötede Küresel Düzenin yeniden inşası ve Bu yeni düzende kimlerin daha fazla söz sahibi olacağının belirlendiği küresel etkisi olan bölgesel bir ülkenin meselesidir.
Dün tasfiye edilmek istenilen bir lider iken bugün gelinen noktada Beşar Esad, ABD ve Rusya nezdinde bölgede istikrarın ve Suriye’nin toprak bütünlüğünün bir garantisi olarak görülmeye başladı. ABD, bugün Arap Baharı sürecinde yaptığı hataları Esad iktidarını muhafaza ederek telafi etmek istiyor…Dolayısıyla Esad’ın, Suriye’nin ve Ortadoğu’nun kaderi, Avrasya’nın, Afrika’nın, Avrupa’nın kısacası tüm dünyanın, küresel sistemin ve küresel güçlerin bizzat kaderi olarak ortaya çıkıyor…
Yayınevi
Yazar
Çevirmen
Kağıt Cinsi
Kitap Kağıdı
Baskı Sayısı
Basım Yılı
2017
Sayfa Sayısı
320
Kapak Türü
Karton Kapak
-
ISBN
9789752553491
Ortalama Değerlendirme »