Baska birileri kayirildigi için kendisine ayrimcilik yapilmis kimse var mi aranizda? Bu soruya birçok parmagin kalktigini tahmin ediyorum. Çok basit olarak düsünürsek, bir kuyrukta sira beklerken, görevli kisiyi taniyan birisinin önümüze geçtigini görmüsüzdür. Bunun en üst noktadaki yansilamarindan birisi, üst düzey bürokrat aramalarinda ehliyet/liyakat ilkesinden çok, çesitli iliskilerin daha etkili oldugu kayirmaci uygulamalardir. Bütün bunlar Türkiye ortaminda siradan, kaniksnmis konulardir. Peki aranizda digeri ayrimciliga tabi tutularak kendisi kayirilmis kimse var mi? Parmaklarin azaldigini görür gibiyim. Ama bu azalma, kendimizin pek kayrilmadigi anlamina gelmiyor. Biz de elestirdigimiz birçok noktada, kendimiz olayin öznesi olabiliyoruz. Bu kadar iç disli oldugumuz halde bu tür sorunlara geregi kadar tepki göstermememizin nedenleri arasinda kendimizin de zaman zaman kayrilmasinin etkisi olabilir. Bu iki soruyu, kayirmacilik/ayrimmcilik sorununun çok yönlü ve karmasik bir konu oldugunu anlatabilmek için sordum. Bu kitap, kayirmacilik-ayrimcilikla ilgili konulari tüm hatlariyla ele aldigi iddiasinda degildir. Ancak kitabin kayirmacilik ve ayrimciligi, örgütsel ve yönetsel perspektifte incelemek isteyen çalismalara bir ivme kazandirmasi beklenebilir. (Önsöz’den)
Yayınevi
Yazar
Çevirmen
Kağıt Cinsi
1. Hamur
Baskı Sayısı
Basım Yılı
2010
Sayfa Sayısı
235
Kapak Türü
Karton Kapak
-
ISBN
9786053772606
Ortalama Değerlendirme »