Uzungöl 40 yıldır Türk turizminin gündeminde ve Karadeniz turizminin öncülüğünü yapıyor. 2010’lu yıllarda ise artık kapasitesinin çok üzerine çıktı. Giderek dolmakta olan gölü kurtarabilmek için etrafı betonla çevrildi. Arkasından araç yolu ve binalarla çevrildi. Kalabalıklar geldikçe geldi ve doğallık gitti. 2020’li yıllara girerken Körfez ülkelerinden gelen turistlerin fazlalığıyla yaz aylarında tam bir Arap kasabası görünümüne giriyor. Geçmişte yarattığı imaj ve kendi tanınırlığıyla yol ayrımına gelen Uzungöl acaba bitti mi? Bitti diyenler çoğunlukta. Hatta TOKİ aracılığıyla yeniden yapılandırılarak kazanılması tartışılıyor. Bana göre Uzungöl bitmez. Yeniden yapılanarak bir turistik lojistik merkeze dönüşür. Çünkü Uzungöl sadece bir gölden ibaret değil, etrafındaki potansiyel çok daha fazla. Uzungöl’ün ötesinde, yukarıda, daha yükseklerinde, 10’larca yayla, 10’larca göl, akarsu, şelale ve orman doğa severleri bekliyor. Sırada yaylaya çıkmak ve horonu orada kurmak var.
Yayınevi
Yazar
Çevirmen
Kağıt Cinsi
Kuşe Kağıt
Baskı Sayısı
1. Baskı
Basım Yılı
2018
Sayfa Sayısı
220
Kapak Türü
Karton Kapak
-
ISBN
9786059248501
Ortalama Değerlendirme »