Medya son yillarin “en gözde” konularindan biri. Hakkinda durmadan hem konusuluyor hem de yaziliyor. Buna karsilik medyanin yapisi, ‘dogasi’, hal ve gidisi üstüne literatürde bir tür ‘münasebetsizlik’ sorunu var. Bir uçta medya üstüne yazilan yüksek teoriler var, diger uçta medya köse yazari ve muhabirlerin yasadiklari üstüne yazilari. Bu iki ucun arasi bos...L. Dogan Tiliç’in kitabi iste tam bu bos sahaya yerlesiyor. Medyanin isleyisini ve gerçekligi kurma/yeniden üretme mantiginin kuramsal düzeydeki açiklamasini, gazetecilerin konumlari, ‘refleksleri’ ve algi çerçevelerini çözümleyerek yapmayi deniyor. Yazar, bu isi olayin aslî failleri gazetecileri ‘sorgulayarak’ yapiyor.Kitabin vurguladigi bir baska husus da, medya organlarinin sahiplik yapisi. Sahiplik yapisinin, onlarin isleyisinde ve “gerçek”le iliskilerinde nasil belirleyici olabildigini, hem makro örneklerle, hem de gazetecilerin kendileriyle hesaplasmalarina dayanarak, hatirlatiyor bize.Dogan Tiliç, bu söyledigini, tam da anlatmaya çalistigi seyin dogasina uygun olarak, gazetecilerle yaptigi derinlemesine mülakatlara dayandirmis. Ve bu kitabin simdiye kadar açik etmedigimiz bir yani örnek olaylarimiz, gazetecilerimiz, Türkiyeli ve Yunanistanli gazeteciler. Isabetli kiyaslamalar zihin açicidir; birbirine oldukça benzer (lakin Türkiye isi sulandirmakta daha ileri!) iki ülke medyasinin kiyasi da gayet isabetli. Üstelik, Türk-Yunan iliskilerinin medyadan görünüsü ve medya araciligiyla kurgulanma biçimi gibi, baslibasina bir kitap konusu olabilecek kadar önemli bir konuyu da bu vesileyle çikartiyor aradan!..
Yayınevi
Yazar
Çevirmen
Kağıt Cinsi
3. Hm. Kağıt
Baskı Sayısı
2. Baskı
Basım Yılı
2009
Sayfa Sayısı
392
Kapak Türü
Karton Kapak
-
ISBN
9789754706826
Ortalama Değerlendirme »