Fransiz reklamci Jacques Séguéla’nin “Televizyon, insanlarin günlük gevezeligidir.” dedigi tarihin üzerinden çeyrek yüzyildan fazla zaman geçti. Fakat bu süre içinde Séguéla’nin sözünü ettigi hakikat degismedigi gibi dönüserek alanini da genisletti ve gevezelikten öte, tortulasmis bir yaklasimla, kusatici bir düsünsel gelenek halini aldi: Kisa sürede modern çagin en yaygin, en görkemli ve en egemen iletisim araci haline gelen televizyon, toplumlarin nasil konusacagindan nasil yönetilecegine, kimin hangi rolü oynayacagindan kimin kahraman, kimin düsman haline getirilecegine kadar, toplum yasaminin her alanina müdahale eden, hatta siyasal süreçleri dahi yönlendirebilen bir araca dönüstü. Yapilan alan arastirmalari göstermektedir ki televizyon bugün dahi genellikle zaman geçirmek ve eglenmek için izlenmekte, baska bilgi, haber ve kani kaynaklarini tercih etmekten uzaklasan toplum, televizyonun iletilerini ciddiye alarak yasamini yönlendirmeye devam etmektedir. Televizyon Sosyolojisi iste bu dogrultuda, teknolojinin ve teknolojik yaklasimlarin temelini olusturdugu modern çagin kosullari içinde televizyonun yerini, “sihirli kutu” olmaktan çikip “aptal kutusu” haline geldigi süreci, toplumu biçimlendiren ve yönlendiren iletilerini, varsaydigi ve önerdigi ahlak ilkelerini, birey olma, topluma katilma ve toplumsal gruplarin olusma sürecinde oynadigi rolü akici ve anlasilir bir dille ortaya koyuyor.
Yayınevi
Yazar
Çevirmen
Kağıt Cinsi
Kitap Kağıdı
Baskı Sayısı
1. Baskı
Basım Yılı
2016
Sayfa Sayısı
184
Kapak Türü
Karton Kapak
-
ISBN
9786059801225
Ortalama Değerlendirme »