Stefan Zweig, ta Brezilya’ya gitse de, geride biraktigi, yikilmakta olan bir dünyayi içinde tasiyordu. Bazen aralik kalan pencereden esen ilik rüzgâra kapilip geçip giden yillari unuttugu oluyordu. Utanç duygusunun bir huzur hissiyle ayni anda benligini kapladigi zamanlar, bir umut isigi olarak Lotte’ye bakiyordu. Buralara asinaydi sanki... Insana yasadiklarini unutturacak bir yer. Ama bir gazete haberi bile yikip geçiyordu içini:
Viyana Belediyesi Yahudilerin oturdugu dairelerde gazi kesme karari aldi. Bu konutlarda gazla intihar edenlerin artmasi, vatandasin rahatini kaçirdigindan, gazla intihar etme, bundan böyle kamu düzenini bozmak olarak kabul edilecek.
Demek kitaplarini yakan, yasaklayan ülkesinde, insanlari öldürme hakki oldugunu düsünenler, ölme hakkina bile el koyuyordu. Ama o, hakkini sakli tutmakta kararliydi. Nerede olursa olsun...
Laurent Seksik, Stefan Zweig ve karisi Lotte’nin ölüme dogru çiktiklari yolculugun son alti ayinda onlara eslik ediyor. Içine düstükleri o derin bunalimi, mücadeleyi degil de kaçmayi seçmis olmalarinin o dayanilmaz vicdan azabini her sayfasinda hissettiriyor, o kederli günleri onlarla birlikte yasiyor, yasatiyor.
Insanin yüregini burkan bir öykü. Gerçek oldugunu bilerek okumak, bir dönemin, bir dünyanin yok olusuna tanik olmak daha da hüzünlü...
Yayınevi
Yazar
Çevirmen
Sosi Dolanoğlu
Kağıt Cinsi
Kitap Kağıdı
Baskı Sayısı
1. Baskı
Basım Yılı
2012
Sayfa Sayısı
168
Kapak Türü
Karton Kapak
-
ISBN
9789750715136
Ortalama Değerlendirme »