Insan, her canli gibi yasama içgüdüsüyle dünyaya gelir ve sonsuza dek yasamak ister. Fakat ölüm, insanin yasamina son verir.Insanin son acizligi, kendisine bir korumaci bulmasini gündeme getiriyor. Bu durum karsisinda dinler, insanoglunun imdadina kosuyor ve "ölüm bir yok olma hadisesi degildir, esas ebedi hayat ve mutluluk ölümden sonra baslar" diyor. Insan varolusu geregi büyük bir güce inanma egilim ve ihtiyacindadir. Bu sebeple, insanlar dinlere dört elle sariliyorlar. Oysa vaat ettigi umutlar hep veresiyedir ve istikbale yöneliktir. Bu yüzden, kesin bir netice elde edilemiyor. O zaman, insan kendisini kesin ve tatmin edici neticeye ulastiran bilimsel arastirmalara veriyor.Hukuk da bilimsel bir kaygidan beslenir. Fakat, öyle hukuk sistemleri var ki, o hukukun tatbiki insanlarin canini ve kesilen parmaklarini acitir.Elinizdeki kitap, seriat uygulamalarinin haksiz ve birbirleriyle çelisen yapisini somut örneklerle gözler önüne seriyor.
Yayınevi
Yazar
Çevirmen
Kağıt Cinsi
Baskı Sayısı
Basım Yılı
1999
Sayfa Sayısı
312
Kapak Türü
-
ISBN
9789754682564
Ortalama Değerlendirme »