Rus halkinin 9. yüzyilda disaridan, kendilerini yönetmesi için çagirdigi bir Vareg prensinin etrafinda toplanmaya baslamasiyla temelleri atilan Rusya, zaman içerisinde diger knezliklerin gönüllü katilimi veya ilhakiyla Moskova knezligi çatisi altinda toplanmaya basladi ve 16. yüzyilda Rus topraklarindaki Mogol yönetiminin zayiflamasi ve sona ermesiyle bir devlet haline geldi. Ayni yüzyilin ortalarinda Orta Asya’da Kazan ve Astrahan hanliklarinin ve Sibirya’nin fethiyle devletten imparatorluga dönüsmeye basladi. Sürekli genisleyen, genislerken de yeni fethedilen yerlerin yönetimi için güçlü bir ordu, yeni bir donanma, merkezî bir idari yapi kuran Rusya devleti, bütün bu olusumlarin masraflarini karsilamak için, topragin ortak kullanimina dayali bir tarim politikasi ile hemen her seyin devlet tarafindan belirlendigi merkeziyetçi bir ticaret politikasi izledi. 18. yüzyilda Petro ile birlikte sadece ekonomik ve toplumsal anlamda degil, kültürel anlamda da “zorunlu” bir degisime ugrayan Rusya; Baltik, Karadeniz ve Kafkasya’da yürüttügü politikalari, özellikle Osmanli Devleti ve Iran’a karsi basarilari sonucu bir imparatorluk haline geldi. Rusya’nin hem gücünü hem azametini temsil eden bir diger özelligi, genis cografyasi ve mozaigi andiran renkli nüfus ve kültürel yapisidir.Kezban Acar, Ortaçag’dan Sovyet Devrimi’ne Rusya’da, Puskin’in “Rusya’yi anlamazsiniz, sadece ona inanirsiniz” sözlerinin ardindaki cazibeyi de unutmadan zengin bir tarihsel arastirma sunuyor. Rusya’nin geçirdigi tarihî, siyasi, iktisadi ve toplumsal dönüsümlerin Rus kültürünün coskun, yabanci, cesur, mistik, hüzünlü yönleriyle nasil kesistigini gözler önüne sererek...
Yayınevi
Yazar
Çevirmen
Kağıt Cinsi
Kitap Kağıdı
Baskı Sayısı
4. Baskı
Basım Yılı
2020
Sayfa Sayısı
392
Kapak Türü
Karton Kapak
-
ISBN
9789750507229
Ortalama Değerlendirme »