Mevlânâ’ya göre ask, Eflâtûn’da oldugu gibi ruhun zihnilesmis olan bir yükselisi degil, fakat Nev-Eflatunilerde oldugu gibi, esya ve kesretle bütün baglarini keserek, insani birlige ve bütünlüge götüren bir istigrak halidir... Bütün mutasavviflard gibi Mevlânâ’nin da sirri tecrübesinde takip ettigi usul, beseri ihtiraslari birer birer öldürerek, yalniz ilahi ihtirasi hakim kilmaktir. Çünkü, diger ihtiraslar -ona göre- hudutlu olan uzviyet ve muhite baglandiklari için ruhu bir çember içerisine alarak hürriyetten ve sukundan mahrum edeceklerdi. Bu gösteriyor ku Mevlana’nin psikolojisinde esas, tamamiyle hasbi bir hakikat arastirmasi degil, fakat insirah ve sukununu kaybetmis olan ruhlara selamet vermek ihtiyacidir. Filhakika, Anadolu Selçukilerinin son devrinde Türk alemi siyasi noktadan az çok bu devrinde Türk alemi siyasi noktadan az çok bu vaziyette idi. Cengiz istilasi, Ehl-i Salipler. Anadolu’nun parçalanmaya dogru gidisi bu mistik havanin kuvvetlenmesinde bir amildi. Mevlana’yi yalniz bu içtimai tesirlerle izaha çalismak hata olursa da, Anadolu’nun bu devirde en çok dinlenen sesi olmasini herhalde burada aramaliyiz.
Yayınevi
Yazar
Çevirmen
Kağıt Cinsi
2. Hamur
Baskı Sayısı
Basım Yılı
2006
Sayfa Sayısı
269
Kapak Türü
Karton Kapak
-
ISBN
9789758274345
Ortalama Değerlendirme »