Yıldızları içeren, şahane doğa manzarası ya da romantik bir ortam sunan, mutlu aile görüntüleri vb. ile dolu reklamlarda aslında satılan ürünle ilgili bir şey yoktur. Bunun yerine o ürünleri satın alabileceklerin korkuları, fantezileri ve rüyaları vardır.
Reklamlardan kaçış yok. Reklamlar her yerde hazır ve nâzırlar. Bizi her an, her yerde uyarıyorlar. Hem cezbetmeye dönük, duyularımızı harekete geçirmeye dönük anlamda uyarıyorlar hem de ikaz etmek anlamında Elinizdeki kitap, reklam söyleminin korkuları okşayarak konuşan bu tekinsiz yanını anlatıyor.
Dört koldan risk ve tehdit algısı üretimi, çağımızın ruh haline damgasını vuruyor aslında. Reklamlar, toplamda, bu büyük tehdit algısını estetize ederek yeniden üretiyorlar. Tıp söylemini, nostalji söylemini, ataerkilliği, milliyetçiliği, muhafazakârlığı da yeniden üreterek, bu arada vesayetçi bir uzman otoritesi söylemini de pekiştirerek yapıyorlar bunu.
Reklamlar, korunma güvencesinden öte, doğallık, temizlik, saflık, masumiyet ve güzellik vaat ediyorlar. Reklamı yapılan ürünler, somut bir ihtiyacı karşılamaktan öte, insana kendisini iyi hissettirecek, arzu ve hazları gerçek kılacak mucizeler gibi ışıldıyorlar karşımızda. Bir diş macunu, bir şampuan, bir deterjan, bir anda yakalanacak, bir anda da elinizden gidiverecek bir mutluluk ışıltısını temsil edebiliyor.
Gökçe Zeybek Kabakcı, reklamların korkularımızla dansını, bol örnekle ve berrak bir analitik bakışla tartışıyor.
Yayınevi
Yazar
Çevirmen
Kağıt Cinsi
60 gr. Kitap Kağıdı
Baskı Sayısı
1. Baskı
Basım Yılı
2019
Sayfa Sayısı
208
Kapak Türü
Karton Kapak
-
ISBN
9789750526329
Ortalama Değerlendirme »