Çagdas demokratik toplumlarin gelisimi, laikligin amaçlarini ve anlamini yeniden düsünmenin zamaninin geldigine isaret etmektedir. Siyasi ve dini güç arasindaki baglanti sorunu her ne kadar Aziz Augustin’den modern zamanlara kadar gelmis olsa da çagimizdaki meydan okumalar farkli özellikler içermektedir. Eger, devlet ile dinler arasinda özel bir iliskiyi ortaya koyan bir rejim konusu anlik olarak düsünülecek olursa, onun günümüz itibariyle çok genis ve acil olan görevi demokratik devletlerin kendilerinin, sinirlarinin içindeki ahlaki ve dini derinligi olan çesitlilige iyi bir sekilde uyumunu saglamak olacaktir. Aslinda dini, dünyaya ve iyiye iliskin diger anlayislarindan soyutlamak ve ayri bir yere koymak için ilkeye dayali bir gerekçe görülmemektedir. Devlet, anlayislarin ve toplum yasaminin zorunluluklariyla uyumlu olan temel yükümlülüklerin hepsini esitlikçi bir saygi anlayisiyla yönetmelidir. Eger Bati’nin tarihi, bugün bile kamuoyundaki tartismalarda izlerini gördügümüz, din üzerine konumlandirmaya sahitlik ediyorsa, günümüz toplumlarinin durumu, bu konumlandirmayi asmamizi ve onlari sekillendiren ahlaki çesitlilige düzenleme getirmemizi zorunlu kilmaktadir. Laik yönetimin uygulama alani, ahlaki, spiritüel ve dini seçeneklerin tümünü dahil etmek amaciyla genislemistir.
Yayınevi
Yazar
Çevirmen
İlhan Güllü
Kağıt Cinsi
2. Hamur
Baskı Sayısı
1. Baskı
Basım Yılı
2015
Sayfa Sayısı
120
Kapak Türü
Karton Kapak
-
ISBN
9786059900249
Ortalama Değerlendirme »