Insan düsünün ötesinde bir güç olarak tanimlanan “mitoloji” sözcügü, görüldügü ve sesli söylendigi zaman içinde inanilmaz gizliliklerin oldugu, ateslerin konustugu, bulutlarin göklerde yüzdügü, yildizlarin geceleri dünyayi aydinlatmak için yaristigi, daglarin halay çektigi, kuslarin gök sunaklarindan aski kurtardigi gibi imgesel düsünceleri akla getirir. Okyanus derinligi gibi hayallerin rüzgarindan kopup günümüze gönderilen ezoterik ifadeler, nedense bellegin içine somut olarak girebilmeyi basaramamistir. Ancak hayal de olsa neolitik dönemlerden sonra ortaya çikan yazmanlarin bu tür imgesel öyküleri daha da süslemek için yaristigi görülmektedir. O dönemler bu tür ifadelerin ortaya çiktigi dönemler olarak varligini yazmanlar araciligiyla günümüze aktarabilmistir. Ne var ki mitolojik öykülere ilk elestiriyi getiren Herodot ve Ploton, tarihî degeri ve gerçeklerle ilgisi olmayan sözler seklinde yorumlamislardi mitolojiyi.
Ali Narçin, imgesel biçimlerde ele alinan öykülerden yola çikarak onlari günümüz siyasal anlayisina, siyasal aska ve bedensel birliktelige tasimanin yollarini siirle seçmenin çok daha yalin olabilecegini düsünerek farkli bir çalisma ortaya koymustur. Bu nedenle gerçek ya da ütopik olaylarin olusturdugu görsellikte ve o görselligi belgeleyen tabletlerin içerigini de önemseyerek farkli bir çizgiyle o inanilmaz dönemi degerlendirmek istedi. Görülecektir ki o dönemin yazmanlari bizlere birçok seyi miras olarak birakmistir. Simdi o paha biçilmez miraslari nedense paylasamiyoruz?..
Yayınevi
Yazar
Çevirmen
Kağıt Cinsi
Kitap Kağıdı
Baskı Sayısı
1. Baskı
Basım Yılı
2013
Sayfa Sayısı
316
Kapak Türü
Karton Kapak
-
ISBN
9786055218522
Ortalama Değerlendirme »