Lambanin los isiginda yatagin kenarina oturup, onun bu alisik olmadigim mutsuz halinin adini koymaya çalisiyorum. Böyle düsünceli olmak Alice’le bagdasmiyor, fakat sanirim babamin ölümüyle hepimiz savunmasiz kaldik. Alice’i düsünmek bilegime bakacagim o zorunlu ani geçistirmemi sagliyor. Geceligimin kolunu siyirabilecek cesareti toplamaya çalisirken tam bir korkak oldugumu düsünüyorum. Karanlik Oda’da babamin cesedi bulunduktan sonra beliren isarete tekrar bakmak için hazir miyim acaba?Kendi kendime, ‘oradaki her neyse, baksam da bakmasam da aynen duruyor iste’ diye söylenerek nihayet kolumu açiyorum ve çiglik atmamak için dudaklarimi isiriyorum. Beni sasirtan bilegimin alt tarafinda beliren isaret degil, ama simdi rengi sabahkinden bile daha koyu. Daire ne kadar net olsa da, onu kalinlastirip kenarlarini pürüzlü hale getiren çikintilari bir türlü çözemiyorum. Içimde dalgalar halinde yükselen panik duygusuyla savasiyorum. Sanirim bir yerlere basvurmam gerek, yapabilecegim bir sey olmali, anlatabilecegim biri, ama böyle bir sey kime anlatilir ki? Eskiden olsa Alice’e giderdim, böyle bir sirla baska kime güvenebilirdim? Yine de aramizdaki mesafenin giderek açildigini görmezden gelemem. Ona karsi temkinli olmama yol açan da bu.
Yayınevi
Yazar
Çevirmen
Hülya Tezer Yuvalı
Kağıt Cinsi
Kitap Kağıdı
Baskı Sayısı
1. Baskı
Basım Yılı
2011
Sayfa Sayısı
296
Kapak Türü
Karton Kapak
-
ISBN
9789944823913
Ortalama Değerlendirme »