“Annemle birlikte Istanbul defterdarinin odasina çiktik. Annem kâgidi defterdara uzatirken aglamaya basladi. Defterdar da agliyordu. ‘Madam, sizi anacagiz. Siz Istanbul’un tuzu biberiydiniz, sizleri bir gün gelecek çok arayacagiz’ dedi.” 1964 yilinda Kibris sorununda gerginligin artmasi karsisinda, kendini aslen “Istanbullu” hisseden bir azinlik toplulugu “diplomatik koz” olarak “degerlendirildi” ve Istanbul Rumlarinin bakiyesi olan küçük cemaatin 40 bin ferdi bir çirpida sinir disi edildi. Türkiye ve Yunanistan arasinda 1930 yilinda imzalanan dostluk ve baris antlasmasinin feshedilmesiyle baslayan bu sürgünün sonucu Imroz ve Bozcaada’nin Türklestirilmesi, Heybeliada Ruhban Okulu’nun kapatilmasi, bugün bile hâlâ tartisma konusu olan Rum mallari olarak bilinen gayrimenkullerin el degistirmesi oldu. Istanbul rengini, kokusunu, mozaiginden bir parçayi kaybetti.Ridvan Akar ile Hülya Demir, bir kaybedisin trajik hikâyesini anlatiyorlar Istanbul’un Son Sürgünleri’nde. Dönemin gazetelerinde çikan haberler, Meclis konusmalari ve o dönemin taniklariyla yapilan röportajlarla zenginlesen kitap, yazarlarinin deyimiyle “toplumsal hafizamizin yeniden tazelenmesini” saglayacak.
Yayınevi
Yazar
Çevirmen
Kağıt Cinsi
Kitap Kağıdı
Baskı Sayısı
1. Baskı
Basım Yılı
2014
Sayfa Sayısı
180
Kapak Türü
Karton Kapak
-
ISBN
9786050918649
Ortalama Değerlendirme »