Istanbul, tipki “zümrüdüanka” gibi küllerinden tekrar tekrar dogan bir tarihî süreçten geçerek bugünlere geldi. Sahip oldugu cografî üstünlük, tarihî derinlik ve kültürel zenginlik, her çöküs sonrasinda sehrin yeniden toparlanmasini sagladi. Bir zamanlarin balikçi kasabasi, Romalilarin elinde “caput mundi”ye dönüsürken, Osmanli medeniyeti onu bir “saadet kapisi”na dönüstürdü. Sehir, her ne kadar son yüz elli yil içinde sürekli zemin kaybetmisse de yirminci asrin sonlarindan itibaren, küresel sehirler liginde üst siralari zorlayan bir dinamizm yakaladi. Istanbul, zengin potansiyelini etkili bir sekilde kullanabilme imkânina sahip oldugu müddetçe, dünyaya hitap eden özgün bir sehir olarak varligini devam ettirecektir. Bu özgünlük, sehre aslî kimligini kazandiran varlik bilincine ve medeniyet tasavvuruna dayanmaktadir. Istanbul üzerine farkli bir bakis açisina sahip olan bu eser, Istanbul’a ciddiyetle egilen herkese faydali olacak bir basvuru kaynagi niteligindedir.
Yayınevi
Yazar
Çevirmen
Kağıt Cinsi
Kitap Kağıdı
Baskı Sayısı
1. Baskı
Basım Yılı
2012
Sayfa Sayısı
304
Kapak Türü
Karton Kapak
-
ISBN
9786055878887
Ortalama Değerlendirme »
