“Kendimi tesbih ederim, sanim ne büyüktür” diyen Bayezid Bistami ile “Cübbemin altinda Allah’tan baskasi yok” diyen Cüneyd-i Bagdadi’nin sözleri ask sarhosluguna bagislanmis da “Ene’l-Hak” diyen Hak asigi için Bagdat’in Babu’t-Tak meydaninda bir daragaci kurulmus ve Hallac-i Mansur, hakkinda verilen ölüm fermani geregi, 26 Mart 922 tarihinde hunharca katledilmistir. Hallac-i Mansur gibi gerçek bir asigin, basireti ve atesli imani sayesinde, degil aci ve elemlerin, ona reva gördükleri ölümün bile bu ölçüde tatlilasabileceginden habersiz olanlar, idamindan sonra ondan geriye herhangi bir iz ya da isaret kalmasin ve adi unutulup gitsin diye, bedenini ateste yakip küllerini Dicle Nehri’ne savurmuslardir. Ancak ne izlerini yok edebilmis ne de adini unutturabilmislerdir. Bu eser, o günden beri Dicle’den yükselen “Ene’l-Hak” çigliginin öyküsüdür.
Yayınevi
Yazar
Çevirmen
Kağıt Cinsi
Kitap Kağıdı
Baskı Sayısı
4. Baskı
Basım Yılı
2013
Sayfa Sayısı
208
Kapak Türü
Karton Kapak
-
ISBN
9789757747918
Ortalama Değerlendirme »