Ibnü’l-Arabî ve Sadreddin Konevî öncülügünde 13. asirda tesekkül eden metafizik gelenegin hiç kuskusuz en önemli eseri Fusûsu’l-Hikem’di. Fusûsu’l-Hikem’in temel meselesi Allah-insan-âlem iliskilerini ahlakin ideal örnekleri mesabesindeki peygamberler üzerinden tahlil etmek. Gelenegin temel düsüncelerini anlatan Fusûsu’l-Hikem, Islam cografyasinin farkli mekân ve zamanlarinda hakkinda yazilmis serhler, bu serhler ekseninde gelismis ikincil literatür ve yol açtigi polemiklerle Islam mirasiyla metafizik gelenek arasinda birlestirici rol oynamis eserlerden. Konevî’nin elinizdeki küçük hacimli eseri bu serhlerin en etkilisi. Her seyden önce Konevî bu veciz kitabiyla Islam düsüncesinde verimli bir gelenegin baslaticisi oldu. Konevî’nin eserinin Fusûs’a yazilan ilk serh olup olmadigi tartismalarini bir yana birakirsak, el-Fükûk, Fusûs çalismalarinin gidisatini belirlemede en müessir kitap olarak durmakta. Bunun en önemli sebebi hiç kuskusuz Konevî’nin Islam düsünce gelenegi içerisindeki tartisilmaz yeri. Konevî teknik anlamiyla bir sarih olarak görülemez. Bizzat kendisi de bunun farkindadir ve kendisini Ibnü’l-Arabi’yle birlikte ‘kurucu düsünür’ kabul eder. Seyh-i ekber ve seyh-i kebir unvanlariyla her iki düsünür genis bir cografyada metafizik düsüncenin seyrini degistirdikleri gibi kendilerinden sonraki tasavvuf telakkisini de temelden yönlendirmislerdi. Iste Fükûk bu metafizik gelenegin iki kurucu düsünüründen birisi olan Konevî’nin varlik anlayisini ve bu anlayis ekseninde metin yorumculugunu gösteren mühim kitaplardan birisi olarak görülmeli. Ekrem Demirli
Yayınevi
Yazar
Çevirmen
Ekrem Demirli
Kağıt Cinsi
Kitap Kağıdı
Baskı Sayısı
1. Baskı
Basım Yılı
2014
Sayfa Sayısı
180
Kapak Türü
Karton Kapak
-
ISBN
9786055107529
Ortalama Değerlendirme »