Yildizlarin nuru olan Sah Hüsameddin, besinci cildin baslamasini istiyor... Ey Allah isigi cömert Hüsameddin, beseri bulantilardan durulanlarin üstatlarina üstatsin sen! Halk perde ardinda olmasaydi, halkin gözleri açik olsaydi ve havsalalar dar ve zayif bulunmasaydi.Seni övmeye manevi bir tarzda girisir, bu sözlerden baska sözler söyleyecek bir dudak açardim.Fakat Dogan kusunun lokmasini yont kusu yutamaz. Çaresi, suyla yagi birbirine katmaktan ibaret. Seni bu zindan aleminde yasayanlara övmek lüzumsuzdur. Senin vasfini ancak ruhanilerin toplulugunda söyleyebilirim.Alem ehline seni anlatmak zararlidir. Seni, ask sirri gibi gizlemekteyim.Övmek tarif etmek perdeyi yirtmaktir. Halbuki günesin anlatilmaya da ihtiyaci yok, tarife de. Günesi öven kendini över, iki gözüm de aydindir, çapakli degil, agrimiyor demek ister.Alemdeki günesi yermek, iki gözüm de kör, karanlik ve çipil diye kendini yermektir. Alemde muradina ermis günese haset eden kisiyi bagisla sen. Bir adam günesi örtebilir, gözlerden gizleyebilir mi? Onun tazeligini pörsütür onu soldurabilir mi? Yahut haddi sonu olmayan nurunu eksiltebilir mi? Yahut da onu mertebesinden indirebilir mi? Ululara haset edene o haset ebedi bir ölümdür.
Yayınevi
Yazar
Çevirmen
Kağıt Cinsi
Kitap Kağıdı
Baskı Sayısı
1. Baskı
Basım Yılı
2014
Sayfa Sayısı
277
Kapak Türü
Karton Kapak
-
ISBN
9786054942701
Ortalama Değerlendirme »