Michel Foucault, Deliligin Tarihi’nde, deliligin gündelik yasamin bir parçasi sayildigi, kaçiklarla çilginlarin sokaklarda ellerini kollarini sallayarak dolastiklari Orta Çag’dan, tehlikeli sayilmaya basladiklari, timarhanelere kapatildiklari, öteki insanlarla aralarina ilk kez duvarlarin çekildigi 18. yüzyila kadar, Bati’da deliligin arkeolojisini irdeliyor.
Deliligin fantastik dünyasinda dolasirken Foucault, aslinda “deli“nin bize onun deli olduguna karar veren, onu öyle konumlandiran genel toplumsal harita üzerinde isgal ettigi yer itibariyla yansidigini gösteriyor. Her çagin kendi ütopyasi içinde kendini arindirdigi, saflastirdigi, ideallestirdigi tarihsel yolculukta, delinin bu arinma ayin ve oyunundaki yerini ve rolünü kavramamizi sagliyor. Bu nedenle, Deliligin Tarihi, ayni zamanda aklin tarihinin ana hatlarini da ortaya koyuyor: Akil, kendini ancak deliligin ziddinda, deliligin ziddi olarak tanimlayabiliyor. Öyleyse delilik, toplum düzeninin varligi için gerekli; çünkü bu düzen ancak kendi negatifinin aynasinda kimlik bulabiliyor.
Yayınevi
Yazar
Çevirmen
Mehmet Ali Kılıçbay
Kağıt Cinsi
2. Hamur
Baskı Sayısı
8. Baskı
Basım Yılı
2020
Sayfa Sayısı
798
Kapak Türü
Karton Kapak
-
ISBN
9789755330402
Ortalama Değerlendirme »