Bütün yazi rüzgârdan uçusan tül perdeler, saten çarsaflar ve kustüyü yastiklar arasinda geçirdiler. Buse’nin uyumasini zar zor bekliyorlar, yatmasiyla birlikte aceleleri varmis ya da bir yerden emir almisçasina soyunup kendilerini birbirlerinin kollarina atiyorlardi. Bazen kavga eder gibi, bazen uzlasip barisir gibi, çiglik çigliga ya da asude bir gecenin ritmine uyarak sakin, kimi zaman kan ter içinde ama her defasinda büyük bir istek ve heyecanla sevisiyorlardi.
Bir erkek, sevgilisinin dört yasindaki kizina cinsel taciz suçlamasiyla kendini bir anda cezaevinde bulursa ne olur? Üstelik bu erkek kendi halinde saf bir Anadolu delikanlisiyken, sevgilisi kentli ve alimli bir kadinsa? Suçlu mu, suçsuz mu? Adi bir pedofili olayi mi, talihsiz bir yanlis anlama mi?
Mehmet Anil, tam da bu noktada baslatiyor romanini:
Biz, Harun’u cezaevine düsmesiyle tanimaya basladik. Bu bir perisanlik halidir.
Yargilanma sürecine Harun’un akil tutulmasi eslik eder; baslangiçta sinirda kisilik bozuklugu olarak teshis edilen rahatsizligi, geri dönüsü olanaksiz boyutlara uzanir. Harun, son umut olarak sigindigi dinde kurtulusu bulabilecek midir?
Bir Perisanlik Hali, bir taraftan Harun’un draminin öykülendigi, diger taraftansa yargilama sürecinin sorgulandigi çift katmanli bir anlati düzlemi üzerinde kurgulanmis, son satira kadar okurun merak duygusunu ayakta tutan ve bunlarin ötesinde; sevgi(sizlik), delilik, adalet kavramlarini sorgulatirken ayni zamanda eglendiren bir roman.
Yayınevi
Yazar
Çevirmen
Kağıt Cinsi
Kitap Kağıdı
Baskı Sayısı
1. Baskı
Basım Yılı
2013
Sayfa Sayısı
240
Kapak Türü
Karton Kapak
-
ISBN
9789750719158
Ortalama Değerlendirme »