“Ben konussaydim, size konusmanin nasil bir sey oldugunu anlatirdim. Ben konusmayi hep bir seylere benzetirim. Konusmak, pazar sabahi alti buçukta uyandiktan sonra, o günü pazartesi sandiginiz için kalkip okula gitmeye hazirlanirken, tatil oldugunu fark edip tekrar uyumaya benzer. Konusmak, yolda giderken bir köpegin sizi çok sevip pesinize takilmasina benzer. Konusmak, çayiniz çok sicak diye annenizin birazini döküp üstüne soguk su eklemesine benzer.
Konusmak, çok sevdiginiz bir seyi, tokanizi ya da terliginizi ya da kalem kutunuzu bir türlü bulamadiktan sonra, onu kaybettiginizi düsünmeye basladiginiz sirada, koltugun altinda görmeye benzer. Konusmak, bir bebegin eliyle parmaginizi tutmasina benzer. Konusmak, çilek reçeline benzer. Ben konussaydim, bunlari anlatirdim size. Böylece, konusmanin neye benzedigini anlardiniz belki. Ben konussaydim, agzimdan çikan her seye dikkat ederdim. Çünkü konusmanin ne kadar degerli oldugunu bilirdim. Ben konussaydim, kendimi anlatmaya çalisirdim. Beni anlamanizi isterdim. Ama bu imkânsiz, degil mi? Ben konussaydim, susardim.”
“Saflikla bilgeligin, hüzünle korkunun, hayatla ölümün bulustugu bir kitap
Anne, Tut Elimi. Ilk roman gibi olmayan, hem masum hem de ‘ariza’ bir roman.”
Tuna Kiremitçi
Yayınevi
Yazar
Çevirmen
Kağıt Cinsi
Kitap Kağıdı
Baskı Sayısı
2. Baskı
Basım Yılı
2015
Sayfa Sayısı
216
Kapak Türü
Karton Kapak
-
ISBN
9786054764648
Ortalama Değerlendirme »