Yakin zamana dek entelektüel asiriligi ile bilinen, yakin zamandan beri ise artik çok satmaya baslamis bir yazar olan Hikmet Bey, asistani ve esi ile çikmis oldugu bu deniz yolculugunun tadini çikartmaktadir. Herkes agzinin içine bakarak onu dinlemekte, veciz cümlelerinden ilham almaya çalismakta, ünlü bir yazarin yakininda bulunmanin büyüsü içinde tüm entelektüel özlemlerini dindirmektedir. Ancak bir kisi, her seyin gerisindeki, mutlu evliligin, çok begenilen kitaplarin ardindaki o zavalli, küçük sirri bilen bir tek kisi, sikintidan bu deniz yolculugunda. Aksam yemekleri bitmek bilmez, yol uzadikça uzar… Sir ise çatallandikça çatallanir.Romanlarinda gerilimi en iyi biçimde kullanan genç kusak yazarlarimizdan Hikmet Hükümenoglu’nun Kar Kuyusu ve Küçük Kadinlar Kitabi’ndan sonra, yeni romani 47 Numarali Kamara bir kez daha okurlari nefes nefese bir serüvene sürüklüyor.“Suya atilan cansiz beden kime aitti, merak ediyoruz. Sabahin e en soguk saatinde, günesin dogmasina birkaç dakika kala, güvertede kim vardi, merak ediyoruz. Hepimizin ortak noktasi bu merak iste. Merak etmezsek bir satir bile okumayiz. Merak etmezsek sayfayi çevirmeye üseniriz, uykumuz gelir, gözlerimiz kapanir, elimiz basucu lambasini söndürmek üzere uzanir. Cinayeti kimin isledigini merak etmeyeceksek roman okumanin ne anlami kalir?..”
Yayınevi
Yazar
Çevirmen
Kağıt Cinsi
Kitap Kağıdı
Baskı Sayısı
1. Baskı
Basım Yılı
2010
Sayfa Sayısı
215
Kapak Türü
Karton Kapak
-
ISBN
9789752896741
Ortalama Değerlendirme »